EVELALLAH DÜŞTÜĞÜMÜZ YERDEN KALKMASINI BİLİRİZ!
Seyit Hisoğlu: Düştüğümüz yerden kalkacağımıza inanıyorum. Çalışacağız, gayret edeceğiz. İnşallah ekonomik şartlar düzelecek aynı yerden başlayacağımızı düşünüyorum. Biraz sabredeceğiz.
HÜSEYİN TERZİ (ÖZEL RÖPORTAJ)-AK Parti Ortahisar İlçe Başkanı Dr. Seyit Hisoğlu, makam odalarının kapısını ilk kez Trabzonx’e açtı. Biz sorduk Başkan Hisoğlu cevapladı. Her sorumuza içtenlikle cevap veren Hisoğlu, önemli açıklamalar yaptı. Çalışmalarını, hedeflerini anlatan Hisoğlu, Ortahisar’ın neden CHP’ye kaptırıldığı konusunda önemli tespitler yaptı. Ortahisar’da hayata geçirilmesi planlanan gündemdeki yatırımlarla ilgili değerlendirmelerde bulunan Hisoğlu, Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya’ya da eleştirilerde bulundu.
İşte Hiseoğlu’nun o açıklamaları:
ETKİLİ BİR YÖNETİM KURDUK
Öncelikle çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Göreve başladığımız andan itibaren çok yoğun bir şekilde sahadayız. Hem saha hem teşkilat çalışması yapıyoruz hem de sosyal faaliyetler yapıyoruz. Yönetimimizi kurarken bunları dikkate alarak kurduk. Önümüzdeki süreçte Ortahisar’ı yeniden almak için neler yapabiliriz? İşte bunun ayakları nedir? Teşkilatçılık, sosyal işler artı tabii bizim kendimizin ortaya koyduğu bireysel çabalar ve vizyon…
HER ZAMAN SAHADAYIZ
Ortahisar’da tüm mahallelerimize gittik, bütün mahallelerimize gittik, neredeyse gitmediğimiz mahalle yok denecek kadar az. Grup toplantıları yaptık. Mahalle teşkilatlarını tamamladık. Sosyal işlerimiz inanılmaz şekilde çalışıyor. Her hafta 3-4 aileyi ziyaret ediyoruz. Onların dertlerini dinliyoruz, gönüllerine dokunuyoruz. Bazen sosyal bazen de ihtiyaca göre ziyaretler oluyor. Esnaf ziyaretlerimiz sürekli devam ediyor. Hep sahadayız. İyi gidiyoruz.
SAHAYA GEÇ ÇIKTIK!
Geride kalan yerel seçimlerde partiniz Ortahisar’ı CHP’ye kaptırdı. Sizce nerede hata yapıldı? Bu mağlubiyetin sebepleri size göre sebepleri neler?
Geçmiş dönemlerde yapılan hatalarda aslında birkaç ayak var. Bunların en önemlisi sahaya geç çıkmak! Genel siyasi konjektör de bunda etkili oldu. Teşkilatların iyi çalışmadığını düşünmüyorum. Sonuçta teşkilat sahadaydı. O dönem aktif siyasette değildim ama dışarıdan takip ediyordum. Teşkilatçılık konusunda bir eksiğimiz yok ama birçok sebebi var. Bu sebepleri biliyoruz ama bir kısmı da bizde kalsın.
SEÇMENİMİZİ SANDIĞA GETİREMEDİK
Ama dediğim gibi asıl benim gördüğüm sorun sahaya geç çıkmak ikincisi de genel siyasi konjektör ve ekonomik sebepler derken vatandaş bir tepki oyu ortaya koydu. Kendi seçmenimizi zaten sandığa getiremedik. Belki bazı küskünlükler de oldu. Bunun sonucunda seçimi kaybettik. Ama almak için gayret içerisindeyiz. Eksiklikleri görüyoruz, hedefe doğru gidiyoruz.
ÖNEMLİ OLAN HALKIN NE GÖRDÜĞÜ
Sahadasınız, şuanda vatandaşlarınız size bakış açısı nasıl?
Biz zaten her gün evlerdeyiz. Evlerde 5 hasta görüyorum. Bugün 3 tane gördük akşam bir hasta daha göreceğim. Biz zaten sahadayız. Bize karşı aşırı bir teveccüh var ama mühim olan benim gördüğüm değil. Bir örnek vermek istiyorum. 2000’li yıllarda Genç Parti’den doktor ağabeyimiz vardı, seçimi kazanacaklarını kendisine de büyük bir teveccüh olduğu için Sağlık Bakanı olacağını söylemişti. Ama olamadı. Demek istediğim bize karşı bir teveccüh var ama halkın da ne gördüğü, nasıl baktığı çok önemli.
İNSANLAR SAMİMİYETİMİZİ GÖRÜYOR
Şunu söyleyebilirim sahada bizimle birlikte farklı bir algı oluştu. Tüm teşkilat hareketlendi. Rol model olduk aslında. İnsanlara dokunuyoruz. Ortada bir samimiyet var, yapmacık değiliz. İnsanlar bu samimiyeti görüyor. Biz halkın içinden geldik. Allah yürü ya kulum dedik buralara kadar geldik.
DÜŞTÜĞÜMÜZ YERDEN KALKACAĞIZ
Vatandaş ve esnafı ziyaret ettiğinizde sizlerden ne gibi taleplerde bulunuyorlar?
Önümüze çıkan en çok ekonomik zorluklar. Aynı tavadayız beraber yanıyoruz. Şunu izah edeyim; ben doktorum belki benim gelir seviyem yüksek. Ama benim de giderimde ona göre. Aslında baktığınız zaman aynı zorlukları hepimiz yaşıyoruz. Ama beklentimiz yüksek. Düştüğümüz yerden kalkacağımıza inanıyorum. Çalışacağız, gayret edeceğiz. İnşallah ekonomik şartlar düzelecek aynı yerden başlayacağımızı düşünüyorum. Biraz sabredeceğiz. Cumhurbaşkanımız da zaten biraz sabredin dedi.
İNSANLAR İŞ BEĞENMİYOR
İş konusunda çok fazla talep var ama iş beğenen yok. Bir arkadaşımızı 3 yere gönderdik, beğenmedi. Ve bu benim tanımadığım birisi. Bana sosyal medyadan yazdı, ‘İşe ihtiyacım var’ dedi. Birinde yolu beğenmedi, birinde ortamı beğenmedi hepsi masa başı ortamlar. Ben de dedim ki kendisine ‘Sana iş arayamam’ dedim. Ama olmaz böyle bir şey! Bazen insanlarda iş beğenmemezlikte var.
KÖYDE YEVMİYECİLİKTE YAPTIM
Ben köyde hamallıkta yaptım. Adam hatta bağırırdı ‘Doktor beraber toplayalım’ yani ‘doktorla topluyorum’ diye hava atardı. O zamanlar öğrenciydim, yevmiyecilikte yaptım. İş aslında var ama iş beğenmemizlikte çok. Yanlış anlaşılmasın iş sorunu yok demiyorum. Lakin iş beğenmemezlikte çok fazla var.
YAVAŞ YAVAŞ CHP’LİLER DE GÖRÜYOR
CHP’li kardeşlerimizin şuan belediye başkanları hakkında biraz serzenişleri var ama onlar da gerçeği yavaş yavaş görüyorlar. Özgür Özel, ‘Baklava kutusundan o para çıkmışsa hakkımı helal etmiyorum’ dedi. Öyle bir şey söyledi. Yavaş yavaş onlar da bunların yapıldığını aslında görüyorlar. Bu da karşıma çıkıyor ama sonuçta şunu soruyorum; yaptı mı? Yapmadı dediyse onunla konuşmaya gerek yok zaten. Körü körüne savunan bir grup var ama mantıklı bir grupta var. ‘Yaptı ama şu da olsun, neden başka partilere sirayet etmeyen’ diye söyleyenlerle o zaman dertleşebiliyorsun. Yoksa ‘yapmadı’ diyen uç arkadaşlarımız var. Onlarla hiç sohbete girmiyorum.
33 BİN ÜYEMİZ VAR
HEDEFİMİZ 5 BİN ÜYE
Üye çalışmalarıyla ilgili bilgi verir misiniz? AK Parti Ortahisar’ın ne kadar üyesi var?
Genel Merkezde bunu bizden istiyor. Üye kaydı önemli. Üye kaydında Türkiye’nin değil, dünyanın en büyük STK’sıyız. Yaklaşık 11 milyon üyemiz var. Ortahisar’ın ise 33 bin üyesi var. Üye kayıtlarını yapmışız artık eskisi gibi üye kaydı yapamıyoruz. Ama her gün yine 3-5 üye yapıyoruz. Kadın ve gençlik kolları stantlar kuruyor, çalışmalar devam ediyor. Üye kayıtlarında fena değiliz. Bir kotamız var o hedefimize doğru yürüyoruz. Hedefimizi tutturacağız inşallah. Dönemimiz boyunca 5 bin üye yaparsak bizim için iyi olur.
HİÇBİR GERİ DÖNÜŞ OLAMAZ
Geçtiğimiz haftalarda Çağlayan Kentsel Projesi ile ilgili ‘Yapı ruhsatı alınmış mıdır’ diye sormuştunuz. Size bir geri dönüş oldu mu? Sizce projede bir önümüzdeki süreç içerisinde bir sıkıntı yaşanır mı?
Hiçbir geri dönüş olamaz. Biz o soruları sorarken biz cevabını bildiğimiz soruları sorduk. Yani o yüzden cevap dönüşü olamaz. Onlar yine çarpıtma, saptırma olarak devam ederler. Yapı ruhsatı almadan daire sattılar. İnşallah bitirirler. Bir emsal artışından bahsediyorlar. Sorunların çözüldüğünü söylüyorlar. Yıkım ruhsatı alınmamıştı ama sonra alındığını söylüyorlar ama bizim burası için yapacağımız her hamle orayı durdurmaya yönelik olur lakin biz o topa girmeyeceğiz. Orası bitsin diye biz elimizden geleni yapacağız.
ŞEHİRDE KALAN ÇÖPLÜK
KİMSENİN İŞİNE YARAMAZ
Yani projenin tamamlanması için siz de yardımcı olacaksınız…
Tabii. Sonuçta vatandaşa hizmet var. Hatta yıkım raporları var. Bir asbest raporları var onların bile alındığını düşünmüyorum. Ama gidip de biz bunların çıkarın deme hakkına sahip değiliz. Biz sadece kamuoyuna söylüyoruz lakin cevap yok. Muhtemelen cevapları yok. Dediğim gibi oranın bitmesi lazım. Şehirde kalan çöplük hiç kimsenin işine yaramaz.
BİRİNİ KIRDIĞIMI BİRİSİ SÖYLESİN
BEN BU İŞİ BIRAKIRIM
Zaman zaman mevkidaşınız CHP Ortahisar İlçe sayın Başkanı Haluk Batmaz ile karşılıklı sert açıklamalarınız oluyor, polemikler oluyor. Trabzon’da vatandaşlarımız ise bir serzenişte bulunuyor; “Siyasilerimiz, Ortahisar’ın sorunlarına odaklansalar çok daha güzel olur” diyorlar. Bu konuyla ilgili olarak neler söylersiniz?
Biz had safhada dikkat etmeye çalışıyoruz. Aslına bakarsanız bizim verdiğimiz sert cevaplar onların yaptığı açıklamalardan dolayıdır. Sert cevap bizden gelmez. Onlar bir şey yazar, ‘atanmış ilçe başlan’ de, böyle imaj kaybettirici sözlerle geldikleri için bizde onlara mecburen onların anladıkları dilden cevap vermek zorunda kalıyoruz. Yoksa Seyit Hisoğlu birini kırmaz, sokakta 3 kişiden biri Seyit Hisoğlu birini kırar desin ben bu işi bırakırım. Kesinlikle sert dil benim dilim değildir. Bizi sokan akrebi ateşten çıkaran insanları biz.
‘ATANMIŞ BAŞKAN’ SÖZÜ BELKİ DE
HALUK AĞABEYİN SÖZÜ DEĞİLDİR!
Benim dilimin kemiği vardır, ama arkadaşların dilinin kemiği yok. Yarın barışma ihtimalim var deyip o sözü söylemem. Utanacak söz söylemem kimseye. Ama Haluk ağabeyin oradaki sert sözlerine benim verdiğim tepkidir aslında. Beni kırdın bende sana böyle tepki veriyorum demektir. En çok kızdığım şey atanmış başkan diyor. Belki de Haluk ağabeyin sözü değildir. Öyle değil ama…
SEN DE ATANDIN SONUÇTA…
Atanmış başkan. İyi de sen nasıl seçildin? Sen de atandın sonuçta. Bunun seçilme yolu belli zaten. Beni 10 yarışa soksunlar bizim alamayacağımız seçim var mı şuanda? Ama Genel Merkez seçim yapmıyor şuanda. Neden? Artık gerek yok. Çünkü Seyit yürüyor kimse ondan seçim alamaz. Artık rakipte çıkmaz karşımıza. Ama kavga dili benim değil. Ortahisar ile ilgili sorduğumuz sorular var onlar normal sorular. Birkaç tane ağır dil var. O da onların diline karşılık…
TRABZON’DAN ORDU’YA TELEFERİK
İÇİN GİDENLER VAR
Teleferik projesi yeniden gündeme geldi. Ama bir kesim istihdam sorunu varken teleferik projesi lüks değil mi diye sordu. Teleferik ile ilgili sizin düşünceniz neler?
12 ay turizm yapacaksan turizm şehri diyorsan bu projeyi hayata geçirmeniz gerek. Ahmet Kaya başkan da ‘turizm şehriyiz’ diyor. Bunu dilinden düşürmüyor. Turizm şehri olacaksan turizme yönelik yatırımları durdurmaman lazım. İstihdama bakmaman lazım. O da bir istihdam aslında. Aldığın misafire bakman lazım. Ben sosyal medya hesabımdan kendi arkadaşlarımdan 2-3 tane teleferikte adam görüyorum. Demek ki Trabzon’dan Ordu’ya teleferik için adam gidiyor. Vatandaş teleferik için geldiğinde icabında bu şehirde yemek yiyecek.
OSB’DE FABRİKALAR İHRACAT YAPMIYOR
Bölgenin en büyük AVM’si Trabzon’da. Adam teleferiğe bindikten sonra belki Forum’da alışveriş yapacak belki Uzunsokak esnafını gezecek. İstihdam dediğinizde sadece teleferik adam taşıyacak diye düşünmeyin. Teleferikte illaki istihdam sağlayacaktır. Bu şehrin en büyük geliri turizm. Kim ne derse desin. Bugün Organize Sanayi Bölgesinde fabrikalar ihracat yapamıyor. Fabrikalardan şehirdeki vatandaşın bir beklentisi var mı? En büyük fabrika Trabzon’da hangisi? Hekimoğlu. Hekimoğlu ne kadar iş yapmış diye vatandaşlar arasında düşünen var mı? Ama gelen uçağa bakıyorlar. Demek ki turizm herkesi ilgilendiriyor. Fabrikaların cirosuyla ilgilenen var mı? Demek ki turizm bu şehrin geleceğidir.
KÖYÜNDEN ÇIKMAYAN ADAM
ARAP TURİSTİ BEĞENMİYOR!
Yerli turist burada kalmıyor. Kalacak bir şey yok Trabzon’da. Arap turistler onlar ayrı bir şey zaten. Biz onları kırdık, yönetemedik. Onlar bizi kırdı. Kültür farkı var. Araplar elle yemek yiyor diye iğrenen bir kadını Dubai’ye getir nostalji olsun diye orada elle yemek yer. Maalesef! Bu benim tespitimdir. Lokantada veya belli bir yerde yiyor. Adamın kültürü bu. Kimseye bir zararı yok. Ama o iğrenen kadını getir Dubai’ye nostalji olsun diye eliyle yemek yer. Bizim böyle takiyeci vatandaşlarımız var. Köyünden, şehrinden dışarıya çıkmayan adam Arap turisti beğenmiyor. Ama ben her yıl yurtdışı yapıyorum, görüyorum yani. Turizmsiz hiçbir şehir olmaz.
BAHANE ÜRETİRSEN ÇOK VAR
Yıllarca Ortahisar’da iktidar olan AK Parti artık muhalefet konumunda. Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya ve ekibine hem yatırım hem de sorunların çözümü noktasında bir öneriniz var mı?
Ben belediyeci değilim ama vatandaş olarak gördüğümü söyleyeyim. Hani klişe bir laf var. Bahane değil proje üretmesi lazım. Bahane üretirsen çok var. Bugün Büyükşehir’in de borcu boğazından aşmış. Arsin’in, Araklı’nın, Of’un da yani… Ama her platformda bahane üretip de hizmet üretmediğin zaman artık Nasreddin Hoca’nın hikayesine geliyor bu iş. Hiç kimse inanmıyor tabii.
HEM ZOR ŞARTLARDAN BAHSEDİYOR
HEM DE PERSONEL ALIYOR!
Şimdi ekonomik olarak zor şartlardan bahsediyor, personel fazlalığından bahsediyor 250-300 tane personel aldı. Orada gizli bir oyun var. Yılsonunda yaklaşık 50-60 kişi emekli olmuş. Ama ekonomik sıkıntı vardı. Tabii onu da anlıyorum, söz verdiği insanlar vardı. Beklenti içerisinde olan insanlar… İşçi alımı konusunda bence acımasız bir şekilde işçi alımına devam ediyorlar.
TAŞIMA SUYLA DEĞİRMEN DÖNMEZ
Belediyenin en büyük gelir kaynağı vergi ve imar. Bence imar çalışması yapıp arsa üretip nakite döndüreceksin ve belediyeyi borçtan kurtaracaksın. Dışarıdan gelen parayla yani taşıma suyla değirmen dönmez. Proje üreteceksin. Beton santrali kurup beton satacaksın. Asfalt santrali kurup asfalt satacaksın. 18’den imar yapıp arsa üretip arsa satacaksın. Onları değerlendireceksin.
ARSA ÜRETMEK LAZIM
Erzurum-Yakutiye Belediyesi’nde arkadaşım var. İlk kazandığın ay maaşları ödeyemiyorum dedi. Şimdi borçsuz nadir belediyelerden bir tanesi. Ne yaptın dedim. İmar yapıp arsa ürettim dedi. TOKİ’ye vermedim. Borçları temizledi. Arsa üretmekten başka bir şansı yok. Bir belediye ne yapacak? Arsa üretecek, proje üretecek, imara açacak. Proje şart, devletten aldığın parayla, çöp vergisiyle bu işi yürüteceğim derseniz ben bu işin kolay olacağını düşünmüyorum.
BELEDİYE BAŞKANLARI AĞLAMIYOR!
Sonuçta şartlar ağır. Ahmet Kaya’nın da zor durumda olduğunu da düşünüyorum. Ama her belediye aynı. Bugün oturuyorum belediye başkanlarıyla kimse ağlamıyor yani. Bir şekilde oradan, buradan kendi yağıyla kavruluyorlar. Para kazanmanın en kolay yolu kaybetmemektedir. Ortahisar’da personel sayısı eksilmesine rağmen personel sayısı artmış. Hizmet alanı artmış mı? Baktığınız zaman yok.
SOSYAL BELEDİYECİLİĞİ CHP’Lİ
BELEDİYELERE BİZ ÖĞRETTİK
Sosyal belediyecilikte birçok çalışmalar yaptılar…
Sosyal belediyecilikte şöyle Kent lokantası var. Belki amiyane bir tabir olacak ama geçmişte kedi-köpek maması dağıtan arkadaşlarımıza biz yemek dağıttırmaya başlattık. Bu bizim başarımız. Sosyal belediyeciliği CHP’li belediyelere öğrettik. Bunlar geçmişte sokak hayvanlarına kedi-köpek maması dağıtıyorlardı. Başka bir şey yapmıyorlardı. Suriyeli çocuk Muğla Bodrum sahilinde öldüğünde kimse ağlamadı yani. Elbette bir can bir cihana bedeldir. Ama önce insan. Bizim inancımıza göre her şey insan için yaratıldı. Önce insan. O zaman hayvanları da kesmeyelim. İneği kesip yemeyelim.
DOĞRU DEĞİL!
Biz bunlara sosyal belediyeciliği öğrettik. Ama popülarite uğruna şehrin en vizyonlu yerlerinde bu işleri yapmak doğru değil. Ben Amerika Chicago’da geziyorum, yolumu kaybettim, arka caddeye düştüm bir kuyruk var. Dedim bu ne? Amerika fakir insanlara yemek dağıtıyormuş. Ama yolumu kaybettiğim yerde. Chicago’nun göbeğinde değil yani.
KENT LOKANTASI İMAJ KAYBETTİREBİLİR
Vizyon kaybı. Adam İskenderpaşa Camii’nde namaz kıldığında camiden çıktıktan sonra şu kuyruk ne diye sorduğunda olmaz. Ahmet Kaya, siyasi popülarite uğruna orada açtığı zaman kent lokantasını, bu senin şehrinin aleyhine olur, imaj kaybı olur.
ARABANIN ARKASINA RESMİNİ
ASMASI DOĞRU DEĞİL
Araç market konusu var. Çok ciddi bir yatırım değil. Arabanın arkasına kendi resmini asması zaten doğru değil. Bu yardımlara baktığınız zaman biz bunların her gün zaten fazlasını yapıyoruz. Bugün kendi paramızla bir evi dizdik. Kuru bakliyatla bu işler olmaz. O da bir siyasi argümandır tabii. Bir şey diyemem. Ramazan’da 4 bin kumanya dağıttık. Bir de biz kendimiz dağıttık bunu. Bunu yaparken de kimseye göstermedik. Ortahisar İlçe Başkanlığının dağıttığı kumanyaları kimse görmedi. Kurban Bayramı’nda 550 torba et dağıttık. 2.5 ton et dağıttık. Bu şehrin iliklerine kadar indik yani. Kimse de görmedi. Biz de bu yardımlarda ifşa yok.
EKONOMİK OLARAK HİÇBİR
ZAMAN ZİRVE YAPMADIK
Yardımlar elbette güzel ama muhalefet temsilcileri de şu durumu sorguluyor. İktidarda sizsiniz. Bu halk neden bu kadar fakirleşti? Bununla ilgili düşünceleriniz neler?
Sonuçta ekonomik olarak zirve yapmış bir ülke hiçbir zaman olmadık. Her zaman fakirlerimiz oldu. Fakirlik dediğiniz zaman en dibini görmüş birisiyim. 15 kardeşli bir ailenin çocuğuyum. Bu ülkenin fakirleri vardı zaten. Çok şükür ki sosyal devletimiz var, fakirlerine dağıtıyor. Bugün Almanya işsizlik maaşı var. Bunun anlamı ne? Sosyal yardım. Türkiye’de bakım parası, işsizlik maaşı, kumanya var. Sosyal yardım her devlette var.
TRABZON’DA SİYASETTE ROL MODELİZ
Ekonomimiz tabii dar boğazda. Ama vatandaşımız duyarlı. Sosyal yardımlar yapılıyor, camilerimiz yardım ediyor, bizler yardım ediyoruz. Artık çok şükür CHP’li belediyeler de yardım ediyor. Derken fakirlerimiz de bir nebze olsun daha rahat bir şekilde hayatlarına devam ediyorlar. Biz bu manada elimizden gelenin fazlasını yapıyoruz ama çoğunu da ifşa etmiyorum. Biz Trabzon’da siyasette şuanda rol modeliz. Şuanda bizi takip ediyorlar.
EVDE SAĞLIK HİZMETİ ANLAMLI DEĞİL
Bir de Ortahisar Belediyesi evde sağlık hizmeti yapıyorlar. Ama bu benim işim. Ona bulaşamıyor mesela. Bu benim işim. Onun için hiç yorum yapmıyorum. O evde sağlık hizmeti yapmaları hiç anlamlı değil. Hiç doğru değil yani.
UYKUYA VERİLEN ZAMAN BOŞA GİDEN ZAMANDIR
Doktorluk gibi çok önemli ve zor bir mesleği icra ediyorsunuz bir yandan da siyasete atıldınız. İkisini yürütmek zor olmuyor mu?
Benim şiarım şudur, uykuya verilen zaman boşa giden zamandır. Peygamber Efendimiz 4-5 saat uyuyordu. Ben Görele’de görev yaptığımda nöbet tutardım, sabah nöbetten çıkardım akşam devam ederdim. Gelirdim ertesi gün 12’de yatardım. Sabah 7’de yine kalkardım. 1’de yatarım, sabah 6 buçukta kalkarım. 7’de işe giderim. Öğleye kadar hastalarıma bakarım. Öğleye kadar işlerimi bitiririm. Öğleden sonra siyasete başlarım.
AHMET BAŞKANLA ‘ZARANBULA’ ANISI…
Ahmet Metin Genç başkanımla bir anımız var. Ahmet başkanla Ramazan’da geziyoruz. Başkanım bir yere gidip geliyorum dedim. Başkanım dedim ‘zaranbula’yı bilir misin dedim. Zaranbula bizim orada ateş böceği için söylenir. Ahmet başkan zaranbula nedir diye sordu. Ben de ateş böceği dedim. Gidiyorum hastama bakıp geri geliyorum. Şimdi Ahmet başkan beni gördüğünde zaranbula ne haber diye takılıyor bana. Geçen bakan beye anlatıyor. Seyit zaranbula, yanıp sönüyor diyor. Arada bir hastaya gidip geliyorum. Ama bizsiz olmuyor tabii. Mecburen hastaya bakmak zorundasınız. İşimde sorun yok, siyasette de sorun yok.
BU MAKAMLAR REİSİ TEMSİL EDİYOR
Arsin Belediye Başkan adaylığınız gündeme gelmişti ama gösterilmediniz bir kırgınlığınız var mı?
Kırgınlık yok, olabilir mi böyle bir şey. Geçen Arsin’de bir sohbet olmuştu. Arsin’de bir taziyede Ramiz başkanı ziyaret etmiştim. O dönem belki biz partimize küsseydik sonu çok farklı olurdu Arsin’de. Çünkü aday adaylığı süreci içerisinde biz seçimi Arsin’de tamamlamıştık. Partiye küsüp de başka bir hata yapsaydık orada o gün belki belediyede başka şeyler olurdu. Ama bizde öyle şey olur mu? Biz de aidiyet duygusu yüksektir. Reis nerede biz oradayız. Oradaki kararı reis vermiyor ama reisin onayladığı adam veriyor. Bana bir saygısızlık yapıldığı zaman ben bu saygısızlığı reise yapılmış sayıyorum. Bu makamlar kimi temsil ediyor reisi temsil ediyor. Demiş ki sen aday olmayacaksın. Buna küsersem o zaman reise küsmüş olacağım. Böyle bir şey olamaz.
CUMHURBAŞKANIMIZI YENİDEN
CUMHURBAŞKANI YAPMAK…
Peki hedefleriniz neler?
Siyaset, Allah rızası için yapılmaz çünkü siyasi hedefleriniz vardır. Ama siyaset yaparken Allah’ın rızasını kazanabilirsiniz. Seçim hedefim ne? İlk seçim en büyük seçimdir. Önümüzdeki seçim hangisi? Cumhurbaşkanlığı seçimi. Bir kere cumhurbaşkanımızı yeniden cumhurbaşkanı yapalım gerisi konuşuruz. Benim şuandaki hedefim cumhurbaşkanımın tekrar cumhurbaşkanı olmasını sağlamak. Bunun için bana düşen görev neyse onu yapmaktır.
BÜTÜN GÖREVLERE YAKINIM
Ortahisar ilçe başkanlığı ise o, milletvekilliği adaylığı ise o, Ortahisar belediye başkan adaylığı ise o, Büyükşehir belediye başkan adaylığı ise yine o. Ben Ortahisar İlçe başkanlığı, il başkanlığı, Büyükşehir belediye başkanlığı, milletvekilliği, evim hepsine yakınım. Hiç fark etmez. Evime gitmek de bunların için bir tanesi Çünkü kazandığım bana yeter. 6 ayda dokunduğumuz insanlar yeter bize. Maddi, manevi. Sadece maddi olarak insanlarımıza dokunmadık. Manevi olarak da dokunduk, insanların dertlerini dinledik. Sorunlarını çözmeye çalıştık. Fikir alışverişinde bulunduk.
DUA ALMAK YETER BİZE
Geçen bir vatandaşımız dedi ki ‘Seni bir şey yapmadılar. Ne olur’ dedi. Ben de dedim ki sana 100 bin lira vereyim bunu fakir fukaraya dağıt dedim. Dağıtamam dedi. Ama ben dağıtırım dedim. Çünkü bir STK’yım, sosyal işlerim var. Bir anda bu akşam 20 tane garibe dokunabilirim. 87 mahalleyi arayınca iş bitti. Yani dua almak yeter bize.
AK Parti Ortahisar İlçe Başkanı Dr. Seyit Hisoğlu, Sorumlu Müdürümüz Hüseyin Terzi'ye çok özel açıklamalar yaptı.