TURHAN: KAHVERENGİ KOKARCA İLE MÜCADELE YETERSİZ!

Saadet Partisi Ortahisar İlçe Başkanı Burak Turhan başta fındık olmak üzere tarım ürünlerine büyük zarar veren kahverengi kokarca ile mücadele konusunda Trabzon’da yeterince mücadele edilmediğine dikkat çekti. Başkan Turhan, ilgili kurumları ve yetkilileri göreve davet etti.

Turhan açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

Karadeniz’in can damarı, yüz binlerce üreticinin geçim kaynağı olan fındık, her geçen yıl daha da derinleşen bir tehditle karşı karşıya: Kahverengi kokarca (Halyomorpha halys). Başta Trabzon olmak üzere tüm Doğu Karadeniz illerinde hızla yayılan bu zararlı, yalnızca fındığı değil, üreticinin geleceğini, bölgenin ekonomisini ve Türkiye’nin tarımsal ihracatını tehdit etmektedir.

Bu böcek; bir sezonda 270’ten fazla meyveye zarar verebilen, kilometrelerce mesafe kat edebilen ve kapalı alanlara yerleşerek kışlayan, mücadele edilmediğinde kontrolden çıkabilen istilacı bir türdür. Ne yazık ki, bugün geldiğimiz noktada, bu kadar net ve yakıcı bir tehlikeye karşı alınan önlemler yetersiz, yürütülen mücadele dağınık, üretici ise yalnız bırakılmış durumdadır.

Peki, bu kadar önemli bir meseleye karşı etkili bir mücadele yürütüldü mü?

Gereken samimiyetle, bilimsel akılla ve koordinasyonla hareket edildi mi?

Cevap maalesef kocaman bir hayırdır.

Evet, Tarım ve Orman Bakanlığı bazı adımlar atmış, kimyasal ve biyolojik mücadele yöntemleri açıklamıştır. Ancak sahada karşılığı olmayan açıklamalar, üreticinin tarlasındaki zararı önlememektedir.

Samuray Arısı üretimi hâlâ yetersizdir. Kışlak alanlar gerektiği gibi ilaçlanmamıştır. Feromon tuzakları sınırlı bölgelerde kullanılmaktadır.

Üreticiye “kendi başının çaresine bak” denilmiş, zararlıyla mücadelenin maliyeti de, yükü de, sonucu da çiftçiye yıkılmıştır.

Yerel yönetimlerin ve bazı kurumların bireysel çabaları olsa da, ortada topyekûn bir mücadele planı yoktur. İl Tarım Müdürlükleri, Ziraat Odaları, Belediyeler ve STK’lar bir araya getirilememiş; ortak akıl ve kurumsal seferberlik sağlanamamıştır.

Siyasi sorumluluk taşıyanlar, bu sorunu yalnızca meclis kürsülerinde konuşmakla yetinmiş, çözüme dair güçlü bir irade ortaya koymamıştır.

Üretici mağdur, piyasada fındık fiyatları kokarca bahane edilerek düşürülmekte, alın teri yok sayılmaktadır.

Bu vesileyle açık çağrımız şudur:

Fındık gibi stratejik bir ürün, bu kadar büyük bir tehditle karşı karşıyayken, üretici kaderine terk edilemez.

Devlet kurumları, yerel yönetimler ve siyaset kurumu elini taşın altına koymalı; laf değil, çözüm üretmelidir.

Bugün yapılması gereken bellidir:

•Samuray Arısı üretimi artırılmalı,

•Kışlak mücadelesi tüm köylerde yaygınlaştırılmalı,

•Üreticiye eğitim, ekipman ve doğrudan destek sağlanmalı,

•Fındıkta zarar tespiti acilen yapılarak üreticiye tazminat ödenmelidir.

Ve en önemlisi: Bu mesele artık bir kurumun, bir bakanlığın, bir belediyenin meselesi değil; bir memleket meselesidir.

Biz, bu sorunun takipçisiyiz.

Biz, çözümün parçası olmak isteyen her üreticinin, her bilim insanının, her vicdan sahibi yöneticinin yanındayız.

Ama suskun kalanların da sorumluluk almayanların da karşısındayız.

Aksi takdirde, yalnızca fındık değil, Karadeniz’in binlerce aileye umut olan üretim modeli de tehlike altına girecektir.

Bugün atılacak adımlar, yarın tarlada yeşerecek umudun garantisidir.