Trabzonspor için Konyaspor karşılaşması çok önemli ve Abdullah Avcı için de anlamlıydı. Çünkü geçtiğimiz hafta Fenerbahçe’yi mağlup edip, Kadıköy’de 26 yıl kazanmayı unutmanın tüm acısını çıkaran ve lideri tahtından indirip, zirveyi karıştıran Bordo-Mavili ekibin, bu büyük zaferinin bir anlam ifade edebilmesi için sahasında Konyaspor’u mağlup etmesi gerekiyordu. Eğer bu maç kazanılamazsa, Fenerbahçe karşısında alınmış olan çok önemli sonuç güdük kalmış olacaktı. Avcı için de bu maçın 10 Kasım’a denk gelmesi ilginç bir tesadüftü. Çünkü Abdullah Avcı Karadeniz Fırtınası’yla 10 Kasım 2020 tarihinde tanışmıştı. Kendi deyimiyle, durgun denizden, dalgalı denize bu tarihte yelken açmıştı.
Avcı’nın üçüncü yıldönümündeki maçtan zaferle ayrılmak istemesi kadar doğal bir şey olamazdı. Kadroya bakıldığında bir sürpriz yoktu. Sadece cezalı Eren Elmalı’nın yerinde Jensen Larsen vardı. Takımın sol kanadında da Edin Visca forma giyecekti. Yani takımın solu, iki sağ ayaklıya emanet edilecekti. Ki, bu iki ismin performansı belki de takımın kaderini de belirleyecekti. Ancak kuşkusuz kalecisinden, savunmasına, orta sahasından forvetine kadar Trabzonspor’un tümüyle kazanmayı düşünmesi ve bu doğrultuda bir oyun anlayışını sahaya yansıtması gerekiyordu. Her büyük maç zaferinden sonra, takımlar genellikle bir rehavete kapılma eğilimi gösterirler. Bordo-Mavili takımın da maç öncesindeki en önemli handikaplarından biri buydu.
KONYASPOR ÇOK KAÇIRDI ÇOK
Trabzonspor maça önde baskıyla başladı. Konyaspor ise temkinliydi. Öyle ki top Bordo-Mavili takımdayken, kendi yarı alanından çıkmamayı yeğliyordu. Ancak bu baskılı oyun pozisyon üretmeye yetmiyordu. Konuk ekip 10’ncu dakikada Moreno ile tehlikeli geldi ama golü atamadı. Bir dakika sonra da bir karambol yarattı ve yine golü kaçıran taraftı. İşte bu iki dakika ilk yarının kırılma anı gibiydi. Çünkü Konyaspor’un bir anda özgüveni geldi. Özellikle çok etkili hızlı hücumlar gerçekleştirdi ve kontra nasıl yapılır adeta gösterdi herkese… Moreno, Soner, Cicindao, Ahmet Oğuz, etkili görüntü veriyorlardı. Çok tehlikeli, etkili ataklar gerçekleştirdiler. Hele Calvo’nun kaçırdığı bir gol vardı ki, kimse gözlerine inanamadı. Bu ilk yarıda Trabzonspor da bir kez Onuachu ile tehlike yarattı ki, burada Konyaspor stoperi Adil Demirbağ’ın büyük hatası vardı. Nijeryalı oyuncu hiç de kendisine yakışan bir vuruş gerçekleştiremedi. Bir de ilk yarı uzatmalarında çaprazdan Edin Visca’nın vuruşu direkten döndü. Ancak bu pozisyonlar Bordo-Mavililerin kötü futbolunu örtmeye yetmedi.
Bordo-Mavili ekip o kadar kötüydü ki, sanki Fenerbahçe maçı yeni bitmiş ve hiç dinlenme olanağı bulamadan yeni bir maça çıkmıştı. Hep söyledik, büyük maç kazanmanın ardından yaşanan özgüven patlaması ya da kendini büyük görme hastalığı Trabzonspor’un da bu ilk yarıdaki hastalığı gibiydi. Takımda Mendy biraz biraz çabalıyor, bir de çok net bir gol kaçırmasına rağmen Onuachu didiniyordu. Bir ölçüde de Edin Visca bir yanıp bir sönen fener niteliği taşıyordu. Bu kadar ağır top yapan, hücuma çıkmayı beceremeyen, durmadan pas hatası yapan, çıkarken kaptırdığı toplarla adeta rakibe teslim olan bir Trabzonspor vardı sahada… Konyaspor istediği gibi pas yaptı, oyuncuları orta sahadan çıkarken, hep boş alan buldu… Bordo-Mavililer o kadar kötüydü ki, bir tek Moreno ile tüm orta saha ve savunma oyuncuları baş edemedi desek abartmış olmayız her halde…
RAKİP TAKIM FARKLI SKORU KAÇIRDI
Berat Özdemir geçen haftaki futbolunun yanından bile geçmedi, Abdulkadir uyurgezer gibiydi. Pepe diye bir yıldız alınmış, sahaya çıkarılmış ama onu gören var mı bilmiyorum… Bu futboluyla bırakın 11’de oynamayı, kulübe girmesi bile diğer oyunculara haksızlık… Kanatları, bekleriyle de, hücumda yer alan isimleriyle de çalışmayan, uzaktan şut denemeleri yapamayan, duvar pasları ya da üçgenler beceremeyen bir Trabzonspor izledik… Daha doğrusu izleyemedik. İlk yarı golsüz bittiyse bunda konuk ekibin oyuncularının son vuruş eksikliği, ya da final pası yanlışları veya Trabzonspor şansı etkendi. İlk yarıda maçın hakemi Cihan Aydın göze batan bir hata yapmadı.
KADERİ NİJERYALI BELİRLEDİ
İkinci yarı başlarken Abdullah Avcı takıma elinin dokunmasını istedi. İlk yarının en kötülerinden Berat Özdemir’in yerine Bakasetas girerken, daha fazla pas yapan, daha atık bir Trabzonspor’un sinyalleri verilmiş oldu. Mendy ön liberoya geçerken, Abdulkadir ve Bakasetas hücum organizasyonunu orta sahadan yapacak isimler olarak görülüyordu. İlk yarının en kötülerinden biri olan Nicolas Pepe’nin kenara alınması bekleniyordu ama Avcı, bu ismi oyunda tuttu. Pepe de ikinci yarıya çok daha iyi ve hareketli başladı. Bir atak geliştirdi, pozisyon golle sonuçlanmadı. İkinci önemli atağında ise biraz da stoper Calvo’nun ikramıyla birlikte Onuachu’nun attığı golü hazırlayan isimdi. Pepe’nin daha hareketli olması, Abdulkadir’in biraz daha etkinliğini artırması ile birlikte Bordo-Mavili ekip, rakipten daha çok pozisyon bulmaya başladı. Rakip oyuncuların, özellikle de Moreno’nun koşu yolları da kapatılınca Konyaspor’un etkinliği büyük oranda kırılmış oldu.
Bordo-Mavililer golü bulunca, risk alacak olan Konyaspor kalesinde daha fazla pozisyon bulması beklentiydi fakat tam çıkarken, Rayyan Baniya’nın kötü pasında Mehmet Can rakibine topu kaptırınca Konyaspor, Oliveira ile tehlike yarattı ve bu ismin ortasında Prip’in kafa golü, adeta soğuk duş etkisi yarattı. Artık Konyaspor morali bozulan Trabzonspor’un üzerine gelip, galibiyeti aramaya çalışacaktı. Fakat konuk ekibin oyuncuların gol bölgelerine girişine özellikle koşu yolları kapatılarak izin verilmedi. 84’ncü dakikada ise daha 3 dakika önce oyuna giren Enis Destan’ın harika ortasına, Onuachu’nun sırtı kaleye dönükken topuğuyla, enfes vuruşunun golle sonuçlanması karşılaşmanın skorunu tayin etti. Gerçekten bu gol görülmeye değerdi. Belki de bu yılın gölü olarak tarihe geçebilecek nitelikteydi. Onuachu, büyük mücadelesini iki golle süsleyip, takımı galibiyete taşırken, milli araya camianın moralli girmesinin de vesilesi oldu. Bu aynı zamanda Trabzonspor’u üst sıralarda tutunmasına vesile oldu. Kutlamak gerek…
Genç hakem Cihan Aydın bu yarıda da öyle dişe dokunur büyük hata yapmadan karşılaşmayı tamamladı.
Bordo-Mavililer golü bulunca, risk alacak olan Konyaspor kalesinde daha fazla pozisyon bulması beklentiydi fakat tam çıkarken, Rayyan Baniya’nın kötü pasında Mehmet Can rakibine topu kaptırınca Konyaspor, Oliveira ile tehlike yarattı ve bu ismin ortasında Prip’in kafa golü, adeta soğuk duş etkisi yarattı. Artık Konyaspor morali bozulan Trabzonspor’un üzerine gelip, galibiyeti aramaya çalışacaktı. Fakat konuk ekibin oyuncuların gol bölgelerine girişine özellikle koşu yolları kapatılarak izin verilmedi. 84’ncü dakikada ise daha 3 dakika önce oyuna giren Enis Destan’ın harika ortasına, Onuachu’nun sırtı kaleye dönükken topuğuyla, enfes vuruşunun golle sonuçlanması karşılaşmanın skorunu tayin etti. Gerçekten bu gol görülmeye değerdi. Belki de bu yılın gölü olarak tarihe geçebilecek nitelikteydi. Onuachu, büyük mücadelesini iki golle süsleyip, takımı galibiyete taşırken, milli araya camianın moralli girmesinin de vesilesi oldu. Bu aynı zamanda Trabzonspor’u üst sıralarda tutunmasına vesile oldu. Kutlamak gerek…
Genç hakem Cihan Aydın bu yarıda da öyle dişe dokunur büyük hata yapmadan karşılaşmayı tamamladı.