Doğal afet, trafik kazası, ani kayıp, şiddet olayları ya da başka bir travmatik yaşam olayı... İnsanların hayatları boyunca karşılaştıkları bu tür sarsıcı durumlar, sadece fiziksel değil, ruhsal izler de bırakabilir. Böylesi kriz anlarında bireyler; korku, çaresizlik, öfke, kafa karışıklığı, donakalma ya da yoğun panik gibi çok çeşitli tepkiler verebilir. İşte tam da bu noktada devreye giren önemli bir yaklaşım var: Psikolojik ilk yardım (PİY)
Ancak bu kavram sıklıkla yanlış anlaşılır. Psikolojik ilk yardım denildiğinde, akla hemen “terapi” uygulamak ya da kişinin iç dünyasını analiz etmeye başlamak gelebilir. Oysa psikolojik ilk yardım, terapi değildir. Hatta, bir ruh sağlığı uzmanı olmayı bile gerektirmeyen ama bilgi ve duyarlılık gerektiren bir yaklaşımdır. Bu yazıda psikolojik ilk yardımın ne olduğunu ve ne olmadığını netleştirmeye çalışacağım.
Psikolojik İlk Yardım Ne Değildir?
Başlamadan önce, toplumda sıkça yapılan bazı yanlış anlamaları düzeltmek gerekiyor:
- Psikolojik ilk yardım, terapi değildir.
Bu yardım biçimi; kişinin çocukluk yaşantılarını, ilişkisel örüntülerini ya da kişilik özelliklerini irdelemeye çalışmaz. Kriz anında kişinin geçmişine değil, "şu anki" ihtiyacına odaklanır.
- Profesyonel bir tanı koyma süreci değildir.
Psikolojik ilk yardımda amaç, tanı koymak ya da bireyin ne kadar “travmatize olduğunu” belirlemek değildir. Asıl amaç, kişinin kendini daha güvende, anlaşılmış ve desteklenmiş hissetmesine yardımcı olmaktır.
- Zorla konuşturmak ya da olayı anlattırmak psikolojik ilk yardım değildir.
Kimi zaman “İçini dök, anlat rahatla” gibi ifadelerle kişinin duygularına müdahale edilebilir. Oysa psikolojik ilk yardımda, bireyin hazır olmadan konuşmaya zorlanması yeniden travmatize edici olabilir.
- “Güçlü ol”, “Her şey geçecek”, “Senin yerinde olsam…” gibi cümleler iyi niyetli olsa da psikolojik ilk yardımın ruhuna aykırıdır.
Bu tür ifadeler bireyin duygularını geçersizleştirir, bastırır ve kişi kendini yalnız ya da yetersiz hissedebilir.
Psikolojik İlk Yardım Nedir?
Psikolojik ilk yardım; kriz yaşayan bireylere güvenli, destekleyici ve saygılı bir şekilde yaklaşmayı temel alan bir müdahaledir. Hedef, kişiye yüklenmeden, yönlendirmeden ve yargılamadan, onun ihtiyaç duyduğu anda yanında olabilmektir.
Uluslararası kabul görmüş bazı temel ilkeleri şunlardır:
- Güvenlik Sağlamak: Öncelikle kişinin fiziksel olarak güvende olup olmadığı değerlendirilir. Hâlâ tehlike devam ediyorsa, bireyin bu ortamdan uzaklaştırılması birincil önceliktir.
- Sakinlik ve Uyumlanma: Kriz anında kişiler yoğun kaygı, panik veya donma hâli yaşayabilir. Bu süreçte onlarla sakin, yargısız ve açık bir iletişim kurmak gerekir. Kişinin temposuna ayak uydurmak esastır.
- Temel İhtiyaçları Gözlemlemek: Kişi aç mı, susuz mu, uykusuz mu, ilaçlarını alamamış mı? Bu gibi ihtiyaçlar ruhsal iyilik hâlini doğrudan etkiler. Gerekiyorsa sağlık görevlilerine yönlendirilmelidir.
- Duygusal Destek Sunmak: “Sana burada olduğumu hissettirmek istiyorum.” gibi yargılamayan, baskılamayan ve alan açan ifadelerle destek verilmelidir. Göz teması, sessiz eşlik ya da kişinin yanında bulunmak bile güçlü bir destek olabilir.
- Bilgilendirme ve Yönlendirme: Kişiye, süreci nasıl yöneteceği hakkında sade ve anlaşılır bilgiler sunulmalı, gerekiyorsa ruh sağlığı uzmanlarına yönlendirilmelidir. “Bu yaşadıkların normal tepkiler, ama destek almak istersen sana yol gösterebilirim.” gibi açıklamalar güven hissini artırır.
Kimler Psikolojik İlk Yardım Uygulayabilir?
Psikolojik ilk yardım, sadece ruh sağlığı uzmanları tarafından değil, bu konuda kısa bir eğitim almış sağlık çalışanları, öğretmenler, gönüllüler, ilk müdahalede bulunan görevliler tarafından da uygulanabilir. Ancak unutulmaması gereken en temel ilke şudur: Yetkinliğini aşan durumlarda kişi, mutlaka profesyonel yardıma yönlendirilmelidir.
Neden Önemlidir?
Kriz yaşayan bir bireye ilk dakikalarda gösterilen duyarlılık, o kişinin yaşadığı travmayı anlamlandırma biçimini, toparlanma süresini ve sonraki ruhsal dayanıklılığını doğrudan etkileyebilir.
Bir kişiyle kurulan güvenli, yargısız ve sakin bir temas, ileride gelişebilecek travma sonrası stres belirtilerini azaltabilir. Bu nedenle psikolojik ilk yardım, küçük ama etkili bir adımdır.
Bazen Sessizce Yanında Olmak Yeterlidir
Hepimiz, hayatın içinde zor anlar yaşayan insanlarla karşılaşabiliriz. Bazen arkadaşımız, bazen bir yabancı, bazen bir çocuk, bazen yaşlı biri... Onlara ne diyeceğimizi bilemeyebiliriz. İşte böyle anlarda, “yanında olmak” bile büyük bir adımdır.
Psikolojik ilk yardım, bir şeyler yapmak değil, bazen sadece orada olmak demektir.
Unutmayalım: Ruhun da ilk yardıma ihtiyacı vardır. Ve bu yardım; bilgiyle, duyarlılıkla ve saygıyla mümkündür.