Günlerdir ekranlarda Yavuz Ağıralioğlu’nun yapmış olduğu, “ Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı adayı olması durumunda seçimin zora girebileceği” açıklaması yayınlanıyor.
Aslında Yavuz Ağıralioğlu içinde geçeni dürüst bir şekilde ifade etti. Kaygılarını dile getirdi. Bu ifadeler İYİ Parti içinde bazı kesimlerce takdir edilirken, bazı kesimlerce de tepki ile karşılandı.
Rahmetli Süleymen Demirel’in, “ siyasetçi ne konuşacağını değil, ne konuşmayacağını bilmelidir” sözü aklıma geldi.
Yavuz Ağıralioğlu aslında ilk Kılıçdaroğlu açıklamasında sunucunun ani sorusu karşısında politik cevap verme fırsatı bulamadı. Tecrübeli bir televizyoncu olarak olayı bu şekilde yorumladım. Ağıralioğlu, bu kurduğu cümleyi düzelteyim derken, bir başka tartışmanın içine girmiş oldu. Ağıralioğlu’nun bilgi, birikim ve iyi niyetinden kimsenin kuşkusu yok. Fakat siyasi anlamda biraz daha tecrübe kazanması gerekiyor. Sonuçta, 6 siyasi parti farklı görüşleri savunmalarına rağmen ortak müştereklerle birleşip beraber hareket etme kararı almışlar.
Dışardan gelen bütün tazyiklere rağmen ayakta kalmaya ittifaklarını seçime taşımaya gayret sarf ediyorlar. Bu yüzden, bu 6 partinin de kurmaylarının söz ve eylemlerine dikkat etmeleri gerekmektedir. Basın ve trollerin yıpratmaya çalıştığı Millet İttifak’ının çok daha titiz ve disiplinli davranması elzemdir.
Yavuz Ağıralioğlu, bir süre ortalıkta görünmemeli ve siyasi çalışmalarını arka planda yürütmelidir. Parti sözcülüğü ve genel başkan yardımcılığı görevlerinden alınmasının ardından son çare olarak partiden de ihracı gündeme gelebilir. Buna fırsat vermemeli sükûnet yolu seçmelidir.