Merhabalar bugün rol değiştireceğiz.
Kızım Defne, Prof. İhsan Koz İlkokulu’nda 3-A sınıfında okuyor.
Öğretmeni Ayşegül Tomar ve bir grup arkadaşı ile bir e-twinning projesine katıldılar.
Projenin adı “İyilik Dedektifi (Dedective Kindness).
Türkiye’nin farklı illerinden ve Romanya’dan ortakları var.
Aylık görev dağılımları ile topluma güzel bir dokunuş yapmak istiyorlar.
Defne bugün benimle bir söyleşi havasında röportaj yapmak istedi.
Hadi Defne ile aramızda yaşanan keyifli sohbetimize geçelim, buyurun:
- Merhabalar, siz Trabzon’da iyi tanınan, farklı gazetelerde köşe yazıları yazmış, şimdi de trabzonx.com haber sitesiyle Trabzon’un gündemini ve nabzını tutmaya çalışan bir gazetecisiniz. Tanıdığım ve gözlemlediğim üzere de iyi bir hayvanseversiniz. Bu duyarlılığınız nereden geliyor?
- Hayvanları çocukluğumdan beri çok sevdim. Çünkü inek, tavuk, köpek, at vb. hayvanlarla hep iç içe yaşadım. Fakat onların gerçek anlamda derdinden anlamama sebep olan şey 14 yıl önce köpeğim Bella ile tanışma ve onu sahiplenme sürecimdi.
- Bella hayatınıza girdikten sonra yaşamınızda neler değişti?
- Bella bana karşılıksız, saf sevgiyi öğretti. Ayrıca sokakta yaşayan hayvanların barınma, beslenme ve yemek yeme ihtiyaçlarının olduğunu anlamamı sağladı. Bella hayatımıza girdikten sonra sokak hayvanlarına mama ve su vermeye, onlara beslenme odakları sağlamaya başladım. Şimdi arabamda mutlaka mama taşıyorum. Sokak hayvanları için barınma alanları yapmaya ve kontrollerini sağlamaya çalışıyorum. Evde onlar için yemekler hazırlayıp mahallemdeki kedi ve köpeklere veriyorum. Kuşlar için yem satın alıyorum. Yaz aylarında mutlaka temiz su ihtiyaçlarını karşılıyorum.
- Bella’yı ne zaman kaybettiniz?
- Bella’yı 10 Nisan 2023’de 16 yaşında kaybettik. Hastaydı ve bir akşam aramızdan ayrıldı. Ama acısını ve dostluğunu hala yüreğimde taşıyorum. Üç ay önce iki güzel kedi sahiplendik. Dorin ve Cabbar adında. Şimdi evimizdeki boşluğu onlarla dolduruyoruz. Onların sıcaklığıyla yüreğimizi ısıtıyoruz.
- İnsanlara ve özellikle çocuklara neler önerirsiniz?
- “İnsan bir hayvanı gerçekten sevene dek, ruhunun bir yanı gerçekten uykudadır.” demiş Anatole France. Gerçekten de öyle. Hayvanlara temas etmek size iyi gelecek, sizi iyileştirecek. Evinizdeki yemek artıklarını kapınızın önüne bırakabilirsiniz. Onlara mama verebilirsiniz. Özellikle sıcak günlerde kapınızın önüne bir tas su bırakabilirsiniz. Bu şekilde yaşamınızın değerini, amacını ve önemini, dünyaya gelme nedeninizi anlamış olursunuz. Hayvanlar bu dünyanın önemli bir parçası. Yaşamları en az bizim yaşamımız kadar kıymetli. Lütfen sizler de onları görmezden gelmeyin. Onları hor görmeyin. Tedavi ettirin. Kısırlaştırın. Bırakın mahallenizde yaşasınlar. Onlar doğal döngü ve denge için çok önemliler. Onları sevin. Sevgi her şeyi güzelleştirir. Asla zarar vermeyin. Her can sizin canınız kadar değerli.
- Bu güzel sohbet için teşekkür ederim.
- Ben teşekkür ederim.